|
|||
![]() |
Kitap Tanıtım Yazı Serisi – 4 / ERZURUM ŞEHRENGİZİ | ||
Abdulnasır KIMIŞOĞLU | |||
abdlnsr.kmsgl@gmail.com | |||
ERZURUM ŞEHRENGİZİ: HÜZNÜN VE GURURUN KOLKOLA GEZDİĞİ SAYFALAR
Büyüklerimden hep beklemişimdir yaşadığı zamanı anlatmalarını ve yazmalarını. Anlatırken gözlerindeki heyecana, hüzne, gurura, özleme ve teselliye şahit olmak isterim. Yazmalarını istemem ise tarihe şerh düşmelerini sağlamaktan başkası değildir. Bu, nasip işidir aslında. Yazmadan veya anlatmadan vefat edenlerin ardından hep üzülmüşümdür, özellikle anlatacaklarını ve yazması gerektiği mevzuları da kendisiyle beraber sır diye defnettiğimiz için. Bundan dolayı hayatta olanları bir şekilde konuşturmaya ve yazdırmaya çalışırım. Bizdeki de bilinenleri yazı ile kayda alma/aldırma sevdası işte. Şehre dair yazılan bir hatırat kazandık “erzurum şehrengizi” ile. Bu eser, şehri adım adım bilen ve şehrimizin havasını yudum yudum ciğerlerine çeken, yüreğinde sessiz sessiz kanayan yarası ve gözleriyle gülmeye çalışan kavruk tenli bir muallimin şehre dair şahitliği ve söylemek istedikleridir. Erzurum Şehrengizi, hatırat türü diyebileceğimiz bir eserdir. Yazarı muallim/yazar Abdurrahman ZEYNAL. Yazar Abdurrahman ZEYNAL hocam, yüreğinde şehre dair umudunu asla yitirmeyen ve şehir tarihçiliği adına masum bir heyecanın sahibi olan çağdaş bir derviştir. Erzurum Şehrengizi, 2019 ilk baskısıyla zafer yayınevinden “çok genç yaşta safra taşı ameliyatı olurken doktorların ihmali ve kusuru sonucu hayata veda eden sevgili oğlum Dr. Melih Zeynal’ın aziz hatırasına” ithafıyla okuruyla buluşmuş. Şehrengîz, Kubbealtı sözlükte şöyle tanımlanır: “Farsça şehr ve engîz kelimelerinden oluşturulan şehrengiz, divan edebiyatında bir şehrin güzelliklerini ve güzellerini anlatan, daha çok mesnevi tarzında yazılmış eserlerdir.” Erzurum Şehrengizi, mahallelerin öyküsü başlığıyla hikâyesine başlar ve adım adım şehri gezerek, şehre dair gördüğü güzellikleri, yenilikleri, gelişmeleri, yapılanları ve aynı zamanda da hüzünleri, sitemleri, iç çekişleri ve hayal kırıklıklarını nevi şahsına münhasır bir üslupla anlatır. Yazar, sabahın altısında sizi koluna takıp, şehre dair yarım asrı geçen şahitliği ile sizi sayfalar arasında şehri gezdirmeye çıkarır. Şehre dair bildiklerini anlatırken, şehir adına bildiklerini anlatmaktan duyduğu sevinç ve mutluluğu da sesinin titrediğinden anlamış oluyoruz. Yürüyüşümüze mahalle aralarında devam ettikçe bizi Fransız edebiyatçı Piyer Loti karşılıyor ve şöyle diyor: “Bir köy, mahalleye gittiğinizde çocuklar usul usul oynuyorlarsa bilinmelidir ki o mahalle Müslüman Türkün mahallesidir. Çocuklar küfürler savurarak bağrışıyorlarsa bilin ki orası Rum, Ermeni mahallesidir.” Kitapta eski mahallelere dair hatıraları dinleriz. Eskimeyen muhabbetlere şahit olmakla beraber o muhabbet başında bir kahve de içeriz. Sokak aralarında ki kardeşlik ve komşuluk bağlarına takılan ayaklarımızı hiç kurtulsun istemeyişimizle de aslında eskiyi ne kadar özlediğimizi ifade etmiş oluyoruz. Gelişen ve genişleyen şehir, bu haliyle de değişen bir şehre dönüşmektedir. Kitabın özellikle yer yer sitem ettiği ve uyardığı ise geliştikçe ve büyüdükçe aslını koruyarak büyüyen ve gelişen bir kent olma isteğinden başka bir şey değildir. Hatıraların ve yaşanmışlıkların kaybolmaması ve bu haliyle de gelecek nesillere bırakılmak istenmesidir. Bu duygusallığı barındıran satırlar şehre ve geleceğe dair duyulan samimiyetin bir tezahürüdür. Konakları, mezarlıkları, devlet kurumları, tarihi yapıları, medreseleri, çeşmeleri, aziziyeyi, tabyalarda şehitleri, düğünleri, şenlik ve yas günlerini, oyunları ve çay bahçelerini, hastalıkları… ve dahi bir çok özellik ve güzelliği içerisinde demet demet sunan kitap, bizleri yer yer ağlatmakta yer yer ise mutluluğa duçar etmektedir. Güzel memleketim neler neler görüp geçirmiş derken yazarın dahi birçok satırda iç çekişini ve yürek sancısını hissedebilirsiniz. Erzurum Şehrengizi, bir solukta bitirilebilecek bir kitap değil. Çünkü satırlar buna müsaade etmiyor. Yoğun bir duyguyla okuyacağınız bir eser olduğu için zaman zaman sayfa arasında kalıp zihninizle başka âlemlere geçersiniz. Kendinize geldiğinizde bir iç çeker belki de ağlarsınız. Veya okuduğunuz bir bölümü araştırmaya koyulursunuz. Netice de kitap sizi bereketli sayfalarından doyurmadan bırakmaz. “Gelinen noktada şehrin önceki ve şimdiki halini karşılaştırıp bir kıyaslama yapılabilir mi veya yapılsa bunun ne gibi faydası olur” sorusunu okuyucuların gönüllerine bir tohum olarak bırakmak istiyorum. Şehrimiz adına daha güzelini en güzelini bulmak/yapmak/yazmak/işlemek adına bu tohumun filizlenip dal budak salmasını görmeyi eminim en az benim kadar her Erzurumlu istemektedir. Netice itibariyle kitabı okuyup ilk sayfasına aldığım notla sonlandırmak istiyorum: “Sayın Zeynal Hocam! Ben bu kitabınızı okurken çok ağladım. Acaba siz yazarken ne kadar kahroldunuz?”
|
|||
Etiketler: Kitap, Tanıtım, Yazı, Serisi, –, 4, /, ERZURUM, ŞEHRENGİZİ, |
|