|
|||
![]() |
Yarınlar neyi gösteriyor | ||
Akif BEDİR | |||
Salgın nedeniyle bütün dünya hayatı felç oldu. Ülkeler sınırlarını kapattı, uçuşlarını durdurdu, yüz yüze diplomasi, turizm faaliyetleri ve ticaret durma noktasına geldi. Para, silah, teknoloji ve ticaret gibi devletlerin önemsediği dünyevi değerler, demokrasi ve insan hakları gibi bütün milletlerin hedefi olan insani değerlerin bir virüs karşısında nasıl önemsiz kaldığını ve hatta hiçbir anlam ifade etmediğini yaşayarak gördük. Küresel kurumlar iflas etti. Küreselleşmenin sonuna gelindi. İkinci Dünya Savaşından sonra kurulan dünya düzeni sorgulanıyor, çatırdıyor. BM, AB, NATO, IMF ve Dünya Sağlık Örgütü gibi kurumların varlığı ve geleceği sorgulanır oldu. İslam İşbirliği Teşkilatı, Afrika Birliği, Dünya Sağlık Örgütü, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı gibi kurumların böyle bir salgın karşısındaki başarısız sınavı yeni arayışların, ayrılışların sebebi olacak gibi. AB hem siyasi hem ekonomik hem de kültürel boyutlarıyla çok kan kaybetti. AB ülkelerinde herkes kendi derdine düştü, kendi çıkarını düşünüp savunuyor, ortak dayanışma bitti. Sömürü zihniyetinin bütün büyüsü bozuldu, AB için tünelin sonunda ışık görünmüyor. ABD, İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkelerin silah sanayisinde, teknolojide ve ekonomide bu kadar gelişmiş olmalarına rağmen sağlık ve sosyal alanda ne kadar boş, yetersiz olduğu ortaya çıktı. Bütün dünya milletlerinde aynı “çaresizlik ve korku” hâkim. İnsanlık virüs ile unvan, makam, mevki, iktidar, güç, zenginlik ve parasına bakmaksızın eşit bir konuma geldi. Kapitalizm dünyayı tam anlamıyla kargaşanın, savaşların, işgallerin, sömürünün eşiğine fırlatmıştı, Corona küresel iş birliğinin kaçınılmaz olduğu gerçeğini tüm dünyaya hatırlattı. Dünya tarihinin önemli dönüm noktalarından birine tanıklık ediyoruz. Corana dünyada köklü sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal değişimlere sebep olacak gibi. Güç, zenginlik, başarı yön değiştiriyor. Şu an dünyada olağanüstü bir güç kayması yaşanıyor. Bazı ülkeler bütün zaaflarıyla, noksanlıklarıyla ortada kalırken bazı ülkeler inanılmaz güç kazanıyor, moral biriktiriyor. Artık hiçbir şey Corona salgını öncesi gibi olmayacak. Virüs ile bazı devletler sorgulanır oldu. Çünkü bu devletlerdeki sosyal, kültürel, ekonomik, siyasal düzeni bozuldu ve sosyal nizam kayboldu. Bu süreçte ayakta kalan, hasarı az olan ve önemli avantajlara sahip bazı devletler yenidünya düzeni oluşumunda masada olacaklardır. Yenidünya düzeninde ahlak, adalet, denge, paylaşım gibi değerler anlam ve önem kazanırken, alışkanlıklarımız, günlük ve sosyal hayatımız, küresel ekonomi, milli ve milletlerarası kuruluşların yapıları değişecek. Birleşmiş Milletlerin yapısı sorgulanır oldu. Dünya artık beşten büyük olacak. Kapitalizmin temeli faiz tartışılan konuların başında gelecek. Kapitalizmin küresel krizlere, iflaslara, sömürülere, musibetlere sebep oluşu acı bir gerçek. Corona bu gerçeği bize çok acı bir şekilde hatırlatarak, ders ve ibret almamızı istiyor. Tüm dünya, bir yandan Corona salgını ile yoğun bir mücadele sürdürürken bir yandan da salgın sonrası kurulacak yeni düzene hazırlanıyor. Kendi kendine yetebilmek, kurulacak yeni düzende milletlerin temel ilkesi olacaktır. Bu da bağımsız, milli ve devletçi politikaları beraberinde getirecektir. Türkiye, Corona salgınıyla mücadelede hemen bütün dünya ülkelerinden çok daha başarılı bir mücadele, soğukkanlılık ve tedbir örneği sergileyerek öne çıktı. Bu başarıyı avantaja çevirebilmek için atılması gereken yeni adımlar var. Salgın sonrası dünyadaki değişim, Türkiye’ye coğrafya karakterli çok ciddi çıkış, yükseliş alanları açacak. Türkiye hem Batı’da, hem Doğu’da hem de kendi jeopolitik haritasında önemli bir güç inşası imkânı bulacak. Sermayenin batıdan doğuya kayması ve kuşak-yol projesi Türkiye’nin önünü açacak diğer etkenlerden. Geleceğin büyük Türkiye’sinin inşası için ortak akılla yeni stratejiler tespit edilmeli, yerli üretimde, elektronik tasarımda, tarımsal atılımda, sağlığa yönelik yeni yatırımlara hazır olunmalı ve üzerinde çalışılmalıdır. İran, AB çöker, ABD tökezlerken Türkiye bir “model ülke” olarak öne çıkıyor. Ortadoğu ve Doğu Akdeniz de dengeler Türkiye lehine değişiyor. AB’nin azalan gücü, bir bakıma Türkiye’nin artan gücüne dönüşebilir. Atlas Okyanusu’ndan Pasifik kıyılarına kadar etkili bir siyasi dil, İslam jeopolitiğini de öne çıkaran söylem ve duruş Türkiye’yi yeni düzenin önderlerinden biri konuma itecektir. Ölçülü, soğukkanlı ve adım adım gidilecek bir yol ve bizim olacak yarınlar…
|
|||
Etiketler: Yarınlar, neyi, gösteriyor, |
|